• Paylaş

• Paylaş

İnşaat sektöründe fiyat artışları başta olmak üzere karşılaşılan sorun ve bu sorunlara yönelik çözüm önerilerine değinen Aydın Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Fatih ERKUL açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

İnşaat sektöründe 2018 yılından bu yana yaşanan kriz ortamı pandemi şartları etkisiyle derinleşmiş sektörü %50’ye yakın bir iş hacmi kaybına uğratmıştı ancak pandemi şartlarının ortadan kalkmasıyla iyimserlik havasının hakim olduğu sektörde Ekim ayında başlayan aşırı fiyat artışlarının şoku yaşanmaktadır. Sektörde yaşanan fiyat artışları ekonomik kriz, savaş ortamı gibi sebeplere dayandırılamayacak kadar fazladır. Yalnızca 6 aylık bir süreç göz önüne alındığında bile ana kalemlerimizdeki artışları rakamsal bazda örneklemek istiyorum;

            Eylül ayında 4.050 Türk Lirası olan inşaat demiri ton fiyatı an itibarı ile 15.750 Türk Lirası (%289 artış),yine Eylül ayında 16₺ olan 1 torba çimento fiyatı an itibarı ile 75₺(%369 artış) Türk Lirası seviyelerindedir. PVC den cama kadar diğer kalemlerde de durum çok farklı değildir. Bu rakamlar sektörün sağlığı açısından sürdürülebilir olmaktan çok uzaktadır. Ülkemizin lokomotif sektörü olarak nitelendirilen sektörümüz artık tamamen durma noktasına gelmiştir.

            Hal böyleyken halk dilinde ''Yap-Sat'' olarak dillendirilen arsa karşılığı taahhüt işi yapan Üyelerimiz sabah kalkınca rakamların ne olacağını bilemediği bir ortamda yeni projelere başlayamamakta, hatta birçok üyemiz elindeki işi devam ettirememektedir. Konut fiyatları yapılan zamların kısmen de olsa yansıtılmasıyla inanılmaz noktalara ulaşmış, vatandaşın alım gücünün çok üzerine çıkmıştır. Yaşanan bu durumdan dolayı üyelerimiz iş yapamamakta adeta işsiz kalmaya mahkum edilmektedir. Bu olumsuzluğun giderilmesi için acilen fiyat artışlarının önüne geçilmeli hatta ve hatta rakamlarda normalleşme ve geriye dönüş sağlanmalıdır. Konut kredilerinde faiz oranı mutlaka ve sürekli olarak %1'in altında tutulmalıdır. Vatandaşın barınma ihtiyacını karşılamak için ev alabilmesi lüks olmaktan çıkartılmalıdır.           

ERKUL: “KAMU MÜTEAHHİTLERİNE ADETA İFLAS EDİN DENİYOR”

            Kamuya iş yapan taahhüt firmalarımızda ise durum daha da vahimdir. Açıklanan fiyat farkı kararnamesiyle Üyelerimize adeta iflas edin denmektedir. 6 aylık dönemde bile %300 e varan fiyat artışlarına karşın devletimizin Üyelerimize ödemeyi taahhüt ettiği fiyat farkı %4-%8 aralığındadır. Fiyat farkı kararnamesinin güncel fiyatlara göre revize edilmesi hukuki ve vicdani bir gereklilik olmuştur. Yeni çıkarılacak olan fiyat farkı revizyonu piyasadaki stabil olmayan rakamlar göz önünde bulundurularak sürekli güncel olacak şekilde aylık bazda düzenlenmelidir. Eğer bu yapılamayacak ise Üyelerimize şartsız ve tazminatsız TASFİYE HAKKI verilmelidir.

            İnşaat sektörü ülkemiz istihdamının %6’sını tek başına karşılayan, dolaylı olarak da gerek küçük gerekse büyük 250 alt sektörü besleyen bir devdir. Yalnızca 1 taahhüt firmasının iflasa sürüklenmesi yüzlerce hatta binlerce kişiyi olumsuz yönde etkileyecektir. Yarım kalan işlerin tamamlanması 3-4 misli bir maliyet ve yıllar sürecek bir zaman israfı doğuracaktır. İşlerin bu raddeye gelmemesi için yol yakınken önlemler alınmalı, sesimize kulak verilmelidir.