- Üye Girişi
Aydın Ticaret Odası Başkanı Hakan Ülken’in 4 Ağustos 2014 tarihinde ile getirdiği Aydın Ekonomi Zirvesi Bakan Nihat Zeybekçi Başkanlığında Aydın Valiliği öncülüğünde Aydın Ticaret Borsası, Sanayi Odası, Efeler Ziraat Odası ve Zeytin-Zeytinyağı İhracatçılar Birliği işbirliğinde gerçekleştirildi. Zirvede Aydın’ın Ticaret Odaklı beklentileri ile ilgili sunum yapan AYTO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Ülken, ilin talep ve sorunlarını Bakan Zeybekçi’ye aktardı.
Aydın Ticaret Odası’nın 4 Ağustos’ta deklare ettiği ‘Ekonomi Zirvesi’nin Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi tarafından sahiplenmesi büyük bir kazanım olduğunu belirten AYTO Başkanı Ülken, zirvede yaptığı konuşmada ilin sorun talep ve beklentilerini dile getirdi.
“Teşvik sıralaması yeniden ele alınmalı”
Bakan Zeybekçi’nin bölge milletvekili olmasının kendileri için büyük avantaj olduğunu belirterek başladığı konuşmasında AYTO Başkanı Hakan Ülken, “Ülkemizde değişen şartlara göre 2010-2011 yıllarında bölgesel teşvik sıralamaları ile ilgili mutlaka ileri bir düzenleme olacaktır. Düzenleme esnasında bu bölge sıralamasının tekrar gündeme geleceğini ümit ediyorum. Türkiye’nin pek çok yeri de bölgesel teşvik sıralamasından memnun değil. Bunun üzerinde çok fazla takılı kalmak Ekonomi Bakanlığı’nın 61 parametre üzerinden algoritmik çalışma ile belirlemiş olduğu sıralamada ‘Niye ben buradayım da diğer il burada’ konusunu daha önce defalarca konuştuk. Önemli olan bundan sonrasını konuşabilmek. Sektörel bazda destek kapsamında birçok ürünü Aydın açısından 5. Bölge teşviklerinden yararlandırabilmek ve serbest bölgeler üzerine kurmak diye düşünüyorum” dedi.
“Tüm kurumların temsilciliği İlimizde olmalıdır.”
Aydın’ın artık büyükşehir olduğunu ve nüfusunun bir milyonu aştığını hatırlatan Ülken, konuşmasında bazı kamu kurum ve kuruluşların temsilciliklerinin Aydın’da olmaması nedeniyle ciddi sıkıntı yaşandığını belirterek “Artık Aydın’daki tüm vatandaşların ve aynı zamanda bizim üyelerimizin hizmet alma noktasında kamu kurum ve kuruluşlarının tümünün temsilciliklerinin Aydın’da tesis edilmiş olduğu bir ortamın mevcut olması gerektiğini düşünüyorum. Örneğin; Medikal sektöründeki üyelerimiz Sağlık Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğü’nün Aydın’da olmaması nedeniyle alacakları fatura bedellerinin 45-60 gün vade ile tahsil edebiliyor. Bu konu buna küçük bir örnektir. Yine TSE’nin Aydın’da olmaması bir sorun idi. Biz bunu çözmeye gayret ettik ve kendi imkanlarımız ile çözdük. Bunun dışında tüm kamu kurum ve kuruluşlarının Aydın’da olması gerektiğini ifade ediyorum” diyerek tüm kurumlarının temsilciliğinin Aydın’da olmasını talep etti.
“Yatırımcı Kontağı Açmadan Yılıyor”
Konuşmasında bürokratik engellere ve yatırımcının çektiği sıkıntıya da değinen Hakan Ülken, “Yatırımcı, 23 ayrı kamu kurum ve kuruluşundan yerel ve genel idareden ruhsat veya izin almak zorunda. Maalesef formülasyon eksikliğimiz bugün olan ve bugüne dayalı bir durum değil. Genel anlamda alacakları izinler ve ruhsatlar konusunda kurumlarımızın birbirleri arasında bilgi eksiklikleri var. Yatırımcı yatırım yapmadan önce kontağa açmadan yılmış bir hale geliyor. Bu sadece Aydın’ın problemi değil. Burada bizim önerimiz şudur: Bir yatırım destek ofisi planlanmalı. Bu Valilik nezdinde olabilir Odalar bünyesinde de olabilir. Ama bir yatırımcı hangi konu ile ilgili yatırım yapacak ise onun fizibilite çalışmaları ve yerinden tutun alacakları izinlerin tamamına, marşa basacak olduğu ana kadar tek bir noktadan hizmet almasını sağlaması gerektiğini düşünüyorum. Gelin bunu Aydın’da pilot bölge olarak uygulayalım. Türkiye’ye model olsun. Aydın’dan Türkiye’ýe model olmuş bir kalkınma hamlesi için bir çözüm önerisi olsun” ifadelerine yer verdi.
“Vakıf Üniversitesi Kurmaya Talibiz”
Aydın’ın aynı zamanda bir eğitim kenti olduğunu ve ismiyle müsemma insanlardan oluşan bir kentten bahsettiğini ifade eden Ülken, ilin üniversite sınavlarındaki başarısına dikkat çekerek “Aydın’da göz bebeğimiz Adnan Menderes Üniversitemiz var. Dünyadaki kampus kültürü ve merkez kampusundaki öğrenci oranı yüzde 90’ların üzerindedir. Türkiye’de bu oran yüzde 80’lerin üzerindedir. Ancak Aydın’da merkez kampüsteki öğrenci sayısı oranı yüzde 50’den azdır. Bizim Söke’miz Nazilli’miz var. Birçok ilçemizde fakülteler yüksek okullar var. Aydın’da ADÜ, Nazilli’de Sümer ve Söke’de Milet ekseninde iki ayrı üniversite daha kurulup Aydın’da 3 üniversite olması talebimizdir. Bunun Aydın’a katkı sağlayacağını düşünüyorum. Bu kadar avantajlı bir ilde hala bir vakıf üniversitesinin olmaması çok büyük bir eksiklik. Vakıf üniversitesi kuruluş çalışmalarına destek olunması gerektiğini düşünüyorum. AYTO olarak bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz ve Aydın’da Vakıf üniversitesi kurmaya talibiz” diye konuştu.
“Aydın’a lojistik merkezi kurulmalı”
Konuşmasında ulaşım sorunlarına da ele alan Ülken, “Aydın-Denizli-Antalya otabanı, Aydın merkez çevreyolu ve aynı zamanda Kuşadası çevreyolunun şehrin merkezinden geçmesi halkımızı ve ticaret erbabını rahatsız ediyor. Bu yönde Kuşadası Ticaret Odası üyelerimizden çok serzeniş aldık. Bir bölü 100 binlik plandaki çevreyolu planının uygulanmasını istiyorlar. Yaş sebze meyve ve kargo taşımacılığı anlamında Çıldır Havaalanı’nın aynı zamanda yolcu taşımacılığına da açılması gerektiğini sürekli ifade ediyoruz. Kuşadası, Didim sahil hattında deniz otobüsleri mutlaka olmalı. Deniz otobüsleri özellikle yaz döneminde karayolu trafiğini rahatlatır. Bölgesel düşünme sürekli gündemimizde. Lojistik merkezlerimizi Aydın’da kurabiliriz. Aydın-Denizli-Muğla-İzmir ekseninde bakıldığında tam merkezli Aydın başkent gibi görünüyor. Burada mutlaka lojistik merkez çalışmalarını başlatmamız gerekmektedir. Denizli, Aydın, İzmir hızlı tren hattının devreye girmesinin kazanım olacağını ifade ediyoruz” dedi.
“KOMER’i işlevsel hale getirmeliyiz.”
Ülken, turizm ve sağlık başlığı altında değerlendirmeleri ise “Turizm kenti Aydın’da deniz turizmi, kültür turizmi, sağlık turizmi, kongre turizmi, kurvaziyer turizmi, yat turizmi, spor turizmi ve turizm kelimesi ile tamamlanan ne varsa ilimizde mevcuttur. Bu kadar turizm potansiyelinin yüksek olduğu ilimizde 5. Bölge teşviklerinden faydalanılabilmesi adına olan alt limit yatırım bedellerinin mutlaka düşürülmesi gerektiğini ve aynı şekilde Aydın-Denizli-Muğla ekseninde değerlendirilmesinin bu bölgenin turizmine çok katkı koyacağına düşünüyoruz. Kuşadası’nda Türkiye’nin en büyük kongre merkezi KOMER’imiz var. Mutlaka işlevlendirmemiz lazım. Bu konuyla ilgili TOBB nezdinde biz çalışmalarımızı yapıyoruz. Ama bu el birliği ile olur. Mutlaka işlevsel hale getirmemiz lazım. Didim, Bodrum, Milas bölgesindeki marinalarda tüm yat çekekleri mevcut. Ama maalesef Didim’de küçük yat çekekleri mevcut değil” ifadeleri ile dile getirdi.
“Ziyaretçi sayısı bir yılda %500 arttı.”
AYTO olarak Aydın kent merkezi kısa kültür turunu tescil ettirerek başlattıkları turizm hamlelerinin olduğunu kaydeden Başkan Ülken, “Bu hamle ile Aydın kent merkezine 1, 1.5 ay gibi kısa sürede binin üzerinde turist getirdik. Bunların esnafımıza ve Aydın’ımıza sağladığı katkı yadsınamaz. Bir örnek vermek gerekirse Eylül 2013 döneminde Aydın arkeoloji müzesine ziyaret eden yabancı turist sayısı ile Eylül 2014 arasındaki mukayese 6 kat fark arz ederek yüzde 500 artış olmuştur” dedi.
“Türk turizmi artık İstanbul-Antalya ekseninden çıkarılmalı”
Konuşmasında Aydın ve çevresinin turizm bakımından da ihmal edilmemesi gerektiğini dile getiren AYTO Başkanı Hakan Ülken, “ İlimizin yurt içi ve yurt dışı tanıtımı noktasında mutlaka kısa tanıtım filmlerinden tutun tüm kullanılabilecek enstrümanların kullanılabilmesi noktasında çalışmalar yapılmalıdır. Artık Türk turizminin İstanbul-Antalya ekseninden biraz da buralara kaymalıdır. Kültür ve Turizm Bakanlığı fonlarından daha fazla faydalanılması gerektiğini düşünüyoruz” diyerek Aydın ve çevresine de destek istedi.
“Denizli-Aydın-İzmir Serbest Sağlık Bölgesi İlan edilmeli”
Konuşmasında Aydın’ın sahip olduğu jeotermal kaynaklara da değinen AYTO Yönetim Kurulu Başkanı Ülken, “Jeotermal kaynaklarımız defalarca ifade edildi. Enerji ve tarım anlamında konuşuldu. Ama termal turizm de çok önemli. Sağlığı sadece termal turizm boyutunda değerlendirmemek lazım. Avrupa’nın yaşlı ama ekonomik gücü çok yüksek olan nüfusunun sağlık turizminde ülkemize ve bölgemize getirebileceğimiz önemli bir kesim söz konusu. Denizli, Aydın ve İzmir’i serbest sağlık bölgesi ilan edelim. İyi şeylerle iyi söylemler mutlaka karşılık bulur Ama Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Bazen doğru olanı aynen alıp uygulamak da iyidir. Ama mesele taklit etmek değil tatbik edebilmektir” ifadelerine yer verdi.